8 gün önce 14 Emekli Amiral hakkında göz altılarla başlayan sorgulama süreci dün gece adliyeye sevk işleminden sonra alınan serbest bırakma kararıyla nihayet tamamlandı. İyi ki 80 gün sürebilecek devrialem 8 günde bitti! Eğer bir savcı bu karara itiraz etmezse olay kapanmış olacak. Geride darbe hazırlığı değil ama darbe dönemlerini andıran bir dizi hukuk dışı uygulama, hakaret, yorum, lekeleme kalacak.
Bunları hatırlamakta fayda var. Her şey gibi bunlar da unutulur çünkü.
Önce göz altı, sonra delil aramak gibi ibretlik bir hikaye yaşandı mesela...
Sabahlara kadar deliller arandı...
Yargıtay başkanlığı göz altına alınanlar hakkında hüküm verdi...
Erzincan Tapu kadastro müdürü bile üstüne vazife saydı, bildiriyi şiddetle kınadı...
Sahil koruma komutanlığı da sessiz kalmadı...
Polis daha ifade bile almadan "darbecileri teşvik eden" partiye ait üyelik bilgileri birilerince gazetelere yollandı.
O gazetelerden birinin yönetmeni bunları marifetmiş gibi hemen ifşa etti. Sonra ayıp oldu deyip özür diledi...
Sadece o mu, yine muhalefet kanadında çok satan bir gazetenin bir yazarı Emekli Amirallerin duyurusuna baştan çok kızdı ve iktidarın tepkisi son derece doğrudur deyiverdi..
Sadece o mu, aklı başında sandığımız, deneyimli, yaşını başını almış solcu bir yazarımız bile kendini tutamayıp "söylenene değil söyleyene bak!" deyiverdi. Hızını alamayıp bu gereksiz uyarı demokrasi mücadelesi verenlerin işini zorlaştıracak diye yazdı.
Bir muhalefet partisi lideri ise emekli amirallerin Montrö konusunda bilgi ve tecrübelerine dayanarak düşüncelerini, kaygılarını açıklamalarını zevzeklik olarak niteledi...
Kısa geçiyorum...
Anayasasında hukuk devleti ilkesi devletin temel niteliği olarak düzenlenmiş bir ülkede bunların yaşandığına şahit olduk işte...
Şaşırdık, üzüldük, bunaldık...
Neyse ki hukukun gereği yapıldı sonunda ve duyuru sahipleri serbest bırakıldılar. Umarım bu yaşananlar kötü bir anı olarak kalır. Dersler çıkartılır...
Eğer başımıza daha kötü başka şeyler gelmezse.